3 Ocak 2012 Salı
Nuri Bilge'nin getirdikleri
Nuri Bilge ''güzel ve yalnız'' ülkemize çok şey kazandırdı, ancak bunlardan en önemlisi prestij şüphesiz.Nuri Bilge, kendisiyle birlikte sinemamızı da büyütüyor. ''Edirne'den ötesine'' gidememiş ve uluslararası alandaki tek başarısı Yol'un Cannes'dan aldığı altın palmiye olan sinemamızın, her çektiği film ile Cannes'da başarılı olan bir yönetmene sahip olması büyük lütuf. Bu yönetmenin, 2009 Cannes jürisine başkanlık ettiğini de hatırlatmak gerek.
Uzak'tan bu yana, çektiği her film başarılı olmuş bir yönetmenin, Okyanus ötesinden farkedilmemesi de imkansız olurdu tabii. Bir Zamanlar Anadolu'da'nın tanıtım gecesinde, Jude Law'un Nuri Bilge Ceylan'a övgüleri ve bir gün onun yöneteceği bir filmde oynamak istediğini söylemesi, Robert De Niro ve Dardenne Kardeşler'in övgüleri ile Terrence Malick'in kendisini ''geleceğin büyük sinemacısı'' ilan etmesi Nuri Bilge özelinde olağanken, sinemamız genelinde çok önemli şeyler. Senelerdir, ''Recep İvedik''lerin ambargo koyduğu sinemamıza kazandırdığı prestij, sanatsal sinemanın ayaklanmasına neden oldu.
Nuri Bilge sinemamıza prestij kazandırmakla kalmadı, ödüllerde kazandırdı.Semih Kaplanoğlu ile birlikte Uluslararası başarıya aç bir sinemanın, karnını doyurmasa da, açlığını bastırdı. Oscar yarışına ilk kez heyecanla bakmamıza neden oldu. Üç Maymun'un son dokuza kalması, son beşi kıl payıyla kaçırması uzun zaman sonra bizi heyecanlandıran gelişmeler oldu. Şimdi Büyük Ödülü kazanmış Bir ZamanlarAnadolu'da ile daha da umutluyuz. Filmin, Amerika Bağımsız Film Festivali'nde aldığı olumlu eleştiriler de elini güçlendiriyor. Oscar' ı kazanamasakta, son beşe kalacağımızdan hiç şüphem yok.
Nuri Bilge ayrıca ülkemizdeki bir tabuyu da yıktı. ''Ekrandan uzun uzun uzaklara bakan adamların'' filmlerinin, yüz-yüzelli bin gişeler yapması hayal bile edilemeyecek bir şeydi, bunu gerçekleştirdi. Filmlerinin DVD baskıları iyi sattı.
Nuri Bilge, amiyane tabirle ''çölde vaha gibi'' bir sanatçı. Her tarafından deneyim, her tarafından bilgi, başarı akan bu değerli sanatçının değerinin bilinmesi ve öldükten sonra değil, yaşarken onurlandırılması gerekir. Ancak bizde ne bunları düşünecek aydın bir halk var, ne de sanata değer veren bir yönetim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İnşşallah bu òrnek genç yönetmenlerin önùnü açar,bizde snatsal yönden daha iyi filmler izlemiş oluruz...
YanıtlaSilGerçekten gurur verici. Ama bir bakımdan da üzücü. Ülkemizde daha çok desteklenip ilgi duyulması gerekirken yabancı ülkelerin daha çok ilgi göstermesi. Bu da ülkemizin sanata olan bakış açısının ve sanata verdiği değerin ne kadar kötü olduğunu gösterir bu bakımdan üzücü.
YanıtlaSilEvet ancak gerçek bu maalesef.
YanıtlaSil